"İşlerin yolunda gittiği" bir hayat, geçmişinde bağımlılığa muhatap olma talihsizliği yaşamış bir şahsiyete hayli çekilmez ve sıkıcı geliyorsa, buna pek şaşırmamız gerekmez.
Bir şeyleri kaçırdığı hissiyle boğuşup duruyordur.
Duygusal iniş çıkışlar, eski günlerdeki "kriz yönetimlerine" yönelik anılar özlenir olmuştur.
Herkesin yaşadığı sıradan hayata "düşmek" alışılması zor bir haldir.
Görünüşe göre "asla uyumayan" bir metropolden sıkıcı bir kasabaya taşınmışızdır.
Doygunluk hissi, kayıtsızlık, duyarsızlık, umursamazlık oynanan oyunun yeni "level"inde bizi bekleyen aşılması gereken zorluklar arasındadır.
Sağlıklı bir hayat (bizim için, duygularımızla yüzleşebildiğimiz, onları oldukları gibi kabul edebildiğimiz ve onları sağlıklık değerlerle yönetebildiğimiz bir hayat demektir bu) yaşamayı öğrenmek vakit alır. Aylar içerisinde bu yetenekleri kazanamayız. Böyledir zira bunu elde etmenin yolu ancak tecrübeden geçer.
Sonuç olarak, bu iki niteliğe (doygunluk/kayıtsızlık ve henüz yeterince kök salmamış değerler) aynı anda sahip olursak, bunun üzerine bir de hayatımızın zor bir dönemi (yoğun stres, türlü belirsizliklerin yarattığı kaygı, patlak veren bir kriz...) denk gelirse, gardımızın düşmesi kaçınılmaz olacaktır.
Eski bağımlılığımızı bıraktığımız noktadan devam etmek bir seçenek olmadığında, stresinizi yönetebilmek uğruna alternatif sağlıksız kısa yollar günlerimizde kol gezmeye başlar. Kendilerine kapıyı azıcık araladığınızda, bir bakmışsınız daha ne olduğunu anlamadan bu duygudurum düzeltme seçeneklerinden en az biri, kemikleşmiş zararlı alışkanlık, hatta el yükseltip bağımlılık irtifasına hızla yükselmiş. İş vahim noktalara gelmiş.
Bizler daha güzel bir dünyanın yollarını döşemeye niyetlenmişken, denize düşmüsüz, bir de yılana sarılmışız.
İşte tüm bu nedenlerle, haftadan haftaya, en azından aydan ayda kendinize bir check-up yapmanız, gerekiyorsa geleceğe dönük önlemler almanız kritik önem arz ediyor.
Negatif duygularımın farkında mıyım, onlarla yüzleşiyor muyum?
Onlarla başa çıkabilmek uğruna sağlıklı değerlerimi geliştirebiliyor muyum yoksa aksine değerlerim aşınıyor mu?
Yoksa öcü gibi kaçıyor muyum onlardan, üzerlerini örtmeye mi çalışıyorum?
İleride bağımlılık olmaya aday, yeni kötü alışkanlıklar hayatımda baskın bir hal almaya mı başladı?
Porno izlemeyi bıraktım, şimdi de günde sekiz saat dizi mi izliyorum?
Vaktimin çoğunu oyun oynarak mı geçiyorum?
Önceleri hiç böyle değilken, şimdi de tatlılarla böreklerle can ciğer kuzu sarması mı oldum?
Alışveriş yapmak, internet üzerinden gün aşırı bir şeyler satın almak için ölüp bitiyor muyum?
Eskiden ayda bir içerken, şimdi sarhoş olmadan gün geçirememeye mi başladım?
Kendimi unuturcasına işe güce mi daldım?
Sosyal medyada kendimi uyuşturarak geçirdiğim süre doruğa mı ulaştı?
Cevabınız evet ise, adına bağımlılık transferi dediğimiz olguya merhaba demeye hazırlanın.
Comments